Bir insana, çocukluğunda hangi duygu yoğun şekilde hissettirilirse o duygu, kişiliğine yerleşir. Suçluluk, değersizlik, kusurluluk… Ya da sevilmeye değer, yeterli ve kıymetli.
Sana, hissettirilen duygunla temas edebilir misin? En çok hangi duyguyu barındırıyorsun zihninde, kalbinde yani kişiliğinde?
Fark et; sana ‘HİSSETTİRİLEN’ duygudan ibaret değilsin. Şartlar değişti; sen büyüdün ve artık, doğruyla yanlışı ayırt edebilir; hatta, hak ettiğin sevgiyi, ilgiyi ve bakımı kendine ‘SEN’ gösterebilirsin.
Kendine güvenmekten korkmayı bırak lütfen. Aslında, seninle ilgili birçok harika özellik var. Onları kucakla; inkar etme.
Çabalıyorsun, yeterlisin, değerlisin, bazı zayıflıklar ve kusurlar ile birlikte otantiksin… Bunları kabul ettiğin ve inanmaya çalıştığın için kendini cezalandırmayı bırakmalısın.
Bugününde, kimlerin yeri olmalı, kimin söylediklerine kulak vermelisin iyi belirle. Hayatının tekrarı yok.
Her engel, daha ne kadar ileri zıplayabileceğini görebilmen ve hatta gösterebilmen için fırsattır.