Konumuz Panik Atak ise bahsetmemiz gereken en önemli kavram: evhamdır. Evhamı; yersiz korku, gereksiz endişe, olası tehlikeyi olduğundan fazla ve çarpıtılmış değerlendirme olarak açıklayabiliriz. Panik atak belirtileri bireylerde, iki temel kişilik özelliğini çok sık görmekteyiz; biri evham diğeri vicdandır. Ancak, evham olmazsa olmaz olan özelliktir.

    Kişi, genel anlamda, çoğu konu ile ilgili gereksiz bir korku hisseder ve hep en kötü şeylerin başına gelebileceğine dair derin bir inancı vardır. Adeta, tehlike detektörü olmak ile kalmaz; herhangi bir tehlike başına gelirse diye zihninde istemsiz provalarını yaptığı gibi gerçekleşirse başa çıkabilecek yeterli gücü olduğuna inanmaz. Dayanıksızlık şeması, panik atak ve panik bozukluk yaşayan tüm bireylerde görülür. Dayanıksızlık kök inancı; akli, tıbbi, maddi ve adli konuların hepsinde ya da sadece bir tanesinde görülebilir.

    Bireyin, dış görüntüsünde ya da iç organlarında herhangi bir dayanıksızlık söz konusu değildir üstelik; burada ayırıcı olan, kişinin dayanıksız olduğuna dair ortada herhangi bir mantıklı neden olmaksızın kendisini inandırmış olmasıdır. O halde, dışarıdan gördüğümüz tüm güçlü özellikleri bir anda geri planda kalır; çünkü, kişi tehlikeler karşısında güçsüz ve dayanıksız olduğuna derinden inanmıştır. Bazen, birey bu kadar açık olarak dayanıksızlık kök inancı olduğunun farkında değildir ve bu inancın aşırı telafisi olarak kendisine ve bedenine çok yükleniyordur, zor yaşantıları ve duyguları bastırıyordur. O durumda da panik atak belirtileri, bireye yavaşlaması ve ruhsallığına bakım vermesi için uyarıcı olarak kapısını çalabilir.

    Evham ile ilgili olan çocukluk yaşantısı (doğrudan ya da öğrenilen) muhakkak bulunur. Sık bahsettiğim, bir insanın dünyaya geldiğinde beslenme ve barınma dışında da ihtiyaçları vardır ve bu ihtiyaçlar psikolojik büyüme için çok elzemdir; bunlar, sevgi, saygı, adalet/güven ve sınırlardır. Bireyin geçmiş yaşantısında, adalet alanı ihtiyaçlarıyla ilgili yoksun bırakılmış yahut aşırı müdahalede bulunulmuş olabilir. Huzursuz ve kaotik durumların sık yaşandığı bir ortamda yetişmiş olabilir. Aynı zamanda, korkutucu hikayelerle büyütülmüş, dış dünyanın tehlikeli bir yer olduğuna dair düşüncelerin aşılandığı bir ebeveyn deneyimi de olmuş olabilir yani anne ve babası da evhamlı kişiler olabilir. Çok koruyucu ailede büyümek de çocuğun başa çıkma becerileri geliştirememesine ve kendi gücüne güvenememesine neden olur. Bu durumdaki birey, yetişkin yaşantısında, adaleti gerçekçi değerlendirememe, tehlikeleri aşırı derecede algılama ya da dünyanın kendi içinde var olan adaletinin sindirilmesinde problem yaşamaktadır. Bu adalet takıntısı, kişiyi aşırı vicdanlı olmaya da zorlayabilir.

    Birey, başa çıkma becerisinin olduğuna dair gerçekçi bir bakış açısı geliştirmezse, kendisine inanmazsa ya da başa çıkma becerilerini kazanmazsa panik atak ağında takılı kalır. Panik atak yaşantısına sebep olan dayanıksızlık şemasını oluşturan, şema yaşantısına yani ilgili anıya ulaşılmadığı müddetçe ataklar kendisini tekrarlar; ancak, bu hastalığı iyi tanıyarak yani doğru psiko-eğitim ile bilgilenerek ve kendinizin de uygulayabileceği bazı düşüncesel değişikliklerle ataklar kontrol altına alınabilir. Çünkü, bir endişe atağı belirtileri yaşandığında, onu alevlendiren ürkütücü düşüncelerin eşliğidir. Örneğin ‘kalp krizi geçiriyorum.’

    Düşüncelerimizin doğal akışında, tek bir yönde düşünürüz; bir durum ile ilgili olumlu ya da olumsuz değerlendirmelerde bulunmaya eğilim gösteririz. Ancak, bu durum çoğu zaman gerçeklerin çarpıtılmasına sebep olarak bizi endişeli bir hale sok kaygılandırır. Panik atak yaşamadan önce iyice benimsenene kadar yazarak çalışmanızın sağlıklı olacağı bir teknikten bahsedeceğim; kanıt/ karşı kanıt tekniği. Sizi endişeli ruh haline sokan her durumla ilgili uygulayabilirsiniz.

    Birinci aşama: Kanıtlar

    Bu durumla ilgili;

    Otomatik düşüncemi destekleyen kanıtlarım neler?

    Beni böyle düşündüren ne oldu?

    Nasıl oldu da bu sonuca ulaştım?

    Bu tahminim hangi evrensel ve bilimsel verilere dayanıyor?

    Kanıtlarınızın, bilimsel ya da evrensel seviyede kabul edilebilir şekilde mantık temelli olmasına özen göstermeniz önemlidir.

    İkinci Aşama: Karşı Kanıt

    Bu düşüncemi desteklemeyen herhangi bir bilgi var mı?

    Bu düşünceme karşı bir kanıt var mı?

    Bu durumu yaşayan, böyle düşünen sevdiğim ve önem verdiğim birisi olsaydı ona ne söylerdim?

    Bu yaşadığım duruma başka türlü açıklama getirebilmek mümkün mü?

    Geçmişte, benzer durumlarla karşılaşıp karşılaşmadığınızı, sonucunun ne olduğunu, o zaman farklı düşünüp düşünmediğinizi, farklı düşündünüz ise niye farklı düşündüğünüzü, farklı düşünmenizden ne gibi sonuçlar çıkardığınızı kendinize sorun ve hepsini sıralı şekilde kayıt altına alın.

    Son aşama: Gerçeği değerlendirme

    Kanıtları ve karşı kanıtları aynı anda değerlendirme aşamasıdır. Böylelikle, yaşadığınız durumla ilgili tek bir açıklamanın olmayacağını, bu duruma başka alternatif açıklamaların getirilebileceğini görebilirsiniz. Belki de her daim olumsuzu ilk önce düşündüğünüzü fark edebilirsiniz. Bu durumda, yaşadığınız kaygının seviyesi düşecektir. Buradaki amaç, her daim endişe üreten düşüncenizi bertaraf etmek değildir; onu gerçekten samimi ve mantık çerçevesinde değerlendirmektir.

    Panik Atak belirtileri deneyimliyorsanız, panik atak tedavisi için ataşehir psikolog, online psikoterapi ve online psikoterapist için info@ozlemnurtulum.com üzerinden iletişime geçebilirsiniz.